ABD’nin yayınladığı UFO belgeleri ve NASA’nın Mars’ta devam ettirdiği uzay çalışmalarıyla birlikte gözler bir kez daha uzayda yaşam arayışı konusunu gündeme taşıdı. Ancak saygın bir ABD’li fizikçi kaleme aldığı makalede uzaylı varlıklarla temas kurmaya çalışmanın insanlık için felaket anlamına gelebileceği konusunda korkutucu bir uyarıda bulundu.

ABD’li saygın fizikçi Mark Buchanan, uzaylılarla temas hakkında söyledikleriyle hem herkesi korkuttu hem de dünya gündemine bomba gibi düştü. Buchanan, Washington Post’ta yayınlanan makalesinde insanlığın yıllardır arayışı içinde olduğu uzaydaki canlılarla temas konusunda herkesi şaşırtan ifadeler kullandı.
Astronomi uzmanları uzun yıllardır uzaylılar ve UFO’lar hakkında çalışma yapıyor. Uzaylılar gerçekten var mı bilmiyoruz ancak eğer insanlık olarak uzayda yaşayan ‘varlıklarla iletişim kurmaya çalışmamız uygarlığımızın sonunu getirecek bir hamleye dönüşebilir.

ABD’nin tanınmış bilim yazarlarından ve fizikçilerinden Mark Buchanan, Washington Post’ta kaleme aldığı bir makalede uzaylılarla iletişim kurma çabalarının tehlikelerine dikkat çekti. Buchanan “Uzaylı uygarlıkların bizimle temas kurduğuna dair herhangi bir kanıtımız olmadığı için aslında minnettar olmalıyız” dedi.
Bazı gökbilimcilerin uzaylı arayışına eleştirel yaklaştığını söyleyen Buchanan, bu arayışın Dünya’daki yaşamı sona erdirebileceğine dair görüşleri dile getirdi.
Buchanan makaleye, Nisan 2020’de Pentagon’un yayımladığı UFO görüntülerinden bahsederek başladı. Söz konusu görüntülerde ABD Donanması’na ait bir uçak, son derece hızlı hareket eden UFO’larla karşılaşıyordu. Pentagon’un bir yıl önce sızdırılan diğer videolarında da benzer görüntüler yer alıyordu ve bunlar, Dünya dışı yaşam formlarının insanları ziyaret ettiği spekülasyonlarına neden oluyordu.
 
Bilim insanlarından çok konuşulacak ‘uzaylı’ açıklaması
Ancak Buchanan’ın makalesinde referans verdiği bir grup gökbilimciye göre bunlar uzaylılarsa, barış için geldikleri varsayılmamalı. Buchanan, “Uzaylı uygarlıkların bizimle temas kurduğuna dair herhangi bir kanıtımız olmadığı için aslında minnettar olmalıyız” diye yazdı. Eğer varsa dünya dışı varlıklarla iletişim kurmaya çalışmak bizim için son derece tehlikeli olabilir.
 

ABD’li Mark Buchanan çalışmalarına Avrupa’da devam ediyor

UZMANLARIN KARŞIT GÖRÜŞLERİ VAR

Buchanan’ın aktardığına göre uzaylı arayışının tehlikelerine dikkat çeken gökbilimcilerden John Gertz de, NASA’nın Dünya dışı uygarlıklardan gelen mesajları aramak için kurduğu SETI projesinde görevli.
Gertz, Dünya dışı yaşam arayışını yasalarla düzenleyecek küresel bir organa ihtiyaç duyulduğunu söylüyor. Astronoma göre böyle bir organın izni olmadan uzaylılarla temasa geçmek, “tüm insanlığı pervasızca tehlikeye atmak” olarak kabul edilmeli. Ve tıpkı Uluslararası Adalet Divanı’nın uygulamaları gibi bu girişimler de kesin olarak yasaklanmalı.
Buchanan, uzaylılarla yaşanacak olası bir karşılaşmayı, eski Amerikan uygarlığının teknolojik açıdan daha gelişkin olan Avrupalılara karşı savunmasız kaldığı keşifler dönemine, yani Kristof Kolomb’un Kuzey Amerika’ya gelişine benzetiyor.

Örneğin, ABD’li Astrobiyolog Douglas Vakoch, “kendi gezegenimizi daha sürdürülebilir hale getirmemizi sağlayacak bu arayışı ihmal ederek çok büyük bir risk aldığımızı” savunuyor.
Galaksimizin nispeten genç olduğunu vurgulayan Buchanan, insanların, Samanyolu’ndan milyonlarca yıl daha yaşlı galaksilerde veya gezegenlerde yaşayan uygarlıklar karşısında “ilkel” kalacağını öne sürüyor.
Öte yandan farklı bir düşünce ekolünü benimseyen bilim insanları da var. Bu kişiler, Dünya dışı uygarlıklarla temasa geçmenin, uzaylı teknolojisinin kullanımı yoluyla insanlığa fayda sağlayacağına ve bunun da Dünya’nın ömrünü uzatacağına inanıyor.